Hepimizin hayatında bir “ağır” dönemi olmuştur, değil mi? Ama bugün kelimenin gerçekten ne anlama geldiğinden bahsedeceğiz. Merak etmeyin, bu yazıda fiziksel olarak ağır hissetmekten değil, dilin derinliklerinden, etimolojisinden ve belki de biraz eğlenceli bir şekilde kelimelerin nasıl şekillendiğinden konuşacağız. Şimdi derinlere inmeye hazır mısınız? Ağır kelimesinin kökü hakkında eğlenceli bir keşfe çıkalım! Bu yazıyı okurken biraz gülümsemenizi umuyorum çünkü kim bilir, belki de ‘ağır’ kelimesi bile düşündüğümüz kadar “ciddi” değildir! — Ağır kelimesinin kökünü bulalım: Bir kelime yolculuğu! Hadi önce kelimenin köküne inmeye çalışalım. “Ağır” kelimesinin kökü, Türkçeye aslında çok uzun zaman önce Arapçadan geçmiş. Bu kök, “th-th” seslerinden türemiş…
Yorum BırakKategori: Makaleler
Toprak mı Daha Büyük Yoksa Kum mu? Psikolojik Bir Mercekten Bakış Bir Psikoloğun Meraklı Girişi: Büyüklük Algısı ve İnsan Davranışları Toprak mı daha büyük yoksa kum mu? Bu, kulağa basit bir soru gibi gelebilir, ancak psikolojik açıdan bakıldığında oldukça derin bir anlam taşır. İnsanlar, çevrelerindeki her şeyi algılama biçimlerine göre dünya görüşlerini şekillendirirler. Psikologlar olarak bizler, büyüklük, küçük olma, sonsuzluk ya da sınırlılık gibi kavramların, bireylerin zihinsel yapılarında ve toplumsal yaşamlarında nasıl bir yer edindiğini inceleriz. Toprak ve kum arasındaki fark, yalnızca fiziksel bir fark değildir. Aynı zamanda insanların dünyayı nasıl algıladıkları ve bu algının onların düşünsel ve duygusal süreçlerini…
Yorum Bırak1 Sura Üflendiğinde Ne Olacak? Toplumsal Yapıların ve Bireylerin Etkileşimi Üzerine Bir Sosyolojik Analiz Bir araştırmacı olarak, toplumsal yapıları ve bireylerin etkileşimlerini anlamak, her zaman derinlemesine bir keşif gerektirir. Toplumların işleyişi, yalnızca kurallar ve normlarla değil, aynı zamanda insanların bu kurallar etrafında nasıl şekillendikleri ve onlara nasıl tepki verdikleri ile ilgilidir. İslam inancında “sura üflendiği” anda kıyametin kopacağına dair anlatılar, toplumsal düzenin son bulduğu, bireylerin hayatlarının bittiği bir anı simgeler. Ancak bu sembolik anı, toplumsal yapıların ve bireysel kimliklerin nasıl işlediğini anlamak için bir metafor olarak ele alabiliriz. Toplumların kurallarına ne kadar sıkı sıkıya bağlı oldukları, bu “sura üflendiğinde” anında…
Yorum BırakKelimelerin Gücü ve İpek Böceği İpeği: Edebiyat Perspektifinden Bir Değerlendirme Bir edebiyatçı olarak, her kelimenin bir dünyayı inşa ettiğine, her anlatının insan ruhunda derin izler bıraktığına inanırım. Her metin, yazıldığı anın ve yazarının içsel yolculuğunun bir izdüşümüdür. Tıpkı bir ipek böceğinin kozasını örerken döktüğü incelikli iplikler gibi, her kelime de bir araya gelip büyük bir hikayeyi oluşturur. Kelimelerin dönüştürücü gücü, bizi bilinçli ya da bilinçsiz olarak başka diyarlara götürür; benliğimizin farklı katmanlarını açığa çıkarır. İşte bu noktada, bir nesnenin ya da olgunun değeri sadece ticari olarak değil, edebi ve kültürel bağlamda da şekillenir. Bugün, “1 kilo ipek böceği kaç TL?”…
Yorum Bırakİsteğe Bağlı SSK mı, Bağ-Kur mu? Toplumsal Bağlar ve Kimlikler Arasında Bir Seçim Bir antropolog olarak kültürlerin birbirinden farklı yapıları ve bireylerin bu yapılar içinde nasıl şekillendiği her zaman ilgimi çekmiştir. İnsanların sosyal yapılar içindeki yerini belirleyen ritüeller, semboller ve toplumsal roller, bir kültürün özüdür. Bugün, iş güvencesi ve sosyal güvenlik gibi modern yapılarla ilgili tartışmaların, kültürel kimlik ve toplumsal bağlılıkla nasıl ilişkilendiğini ele almak, çok ilginç bir yolculuk olacaktır. İsteğe bağlı SSK ve Bağ-Kur arasında yapılan seçim, sadece bir idari tercih değil, aynı zamanda bireylerin toplumsal yapılarla olan ilişkilerinin, kimliklerinin ve aidiyetlerinin bir göstergesi olabilir. İsteğe Bağlı SSK ve…
Yorum Bırak1 Reşat Altın Kaç Lira? – Altın mı, Acı mı… Hangisi Daha Pahalı? Merhaba okurlar, bir fincan kahve eşliğinde düşündüğüm şey şu: Biz Türkiye’de “altın alalım da biriktirelim” derken aslında kendimizi küçük bir ekonomik ve kültürel denklem içine sokmuyor muyuz? Ve o denklemde en çok gözden kaçan ama bir o kadar ilginç parça da Reşat Altın. Şimdi gelin birlikte “1 Reşat Altın kaç lira?” sorusunun ötesine geçelim — çünkü sadece bir sayı değil; sosyal, ekonomik ve yatırım açısından tartışmaya açık bir konu bu. Hâlâ “altın al” demek mi? Bugün itibarıyla 1 Reşat Altın’ın alış ve satış fiyatları sayfalara şöyle yansıyor: yaklaşık 35.000–38.000 TL aralığında bir…
8 YorumTurist 50: Toplumsal Yapılar, Cinsiyet Rolleri ve Kültürel Pratikler Üzerine Bir Sosyolojik Analiz Bir araştırmacı olarak, toplumları inceledikçe, her bir bireyin, toplumsal yapılarla nasıl etkileşimde bulunduğuna dair merakım daha da artıyor. Bir toplumu şekillendiren dinamikler, o toplumun bireylerinin hareketlerini, düşüncelerini ve değerlerini belirler. Bu etkileşimi daha iyi anlamak adına, “Turist 50” kavramı üzerinden toplumsal normlar, cinsiyet rolleri ve kültürel pratikler ışığında bir analiz yapmayı amaçlıyorum. Peki, Turist 50 nedir ve bu kavram toplumsal yapılarla nasıl ilişkilidir? Turist 50 ve Toplumsal Normların Etkisi “Turist 50”, genel olarak 50 yaş ve üzerindeki bireylerin katıldığı turizm aktivitelerini tanımlar. Bu yaş grubundaki turistler, geleneksel…
Yorum Bırak[](https://www.insaatderyasi.com/taksim-ilkyardim-hastanesi-acildi-8693h.htm?utm_source=chatgpt.com) Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi: Bölümleri ve Tarihsel Süreci Tarihi Arka Plan ve Kuruluş Süreci Taksim Eğitim ve Araştırma Hastanesi, İstanbul’un Beyoğlu ilçesinde, Sıraselviler Caddesi üzerinde konumlanmaktadır. 1969 yılında hizmete açılan hastane, kökenleri 1. Dünya Savaşı öncesine kadar uzanan bir geçmişe sahiptir. Eski bina, Katolik papazların kullandığı bir sörer evi ve kimsesizlere hizmet veren bir bakım evi olarak inşa edilmiştir. 1932-1937 yılları arasında Hayim Naun Bey’in yönetiminde Beyoğlu’nda çalışan Kuduz Müessesi, 1937-1938 yıllarında bu hastaneye taşınmıştır. 1950 yılında bina Sağlık Bakanlığı tarafından satın alınarak, “Beyoğlu Belediye Zükür Hastanesi” adıyla 50 yatak kapasiteli olarak hizmete başlamıştır. Zamanla…
Yorum Bırakİrade Fesadı Halleri Nedir? Erkeklerin Objektif ve Kadınların Duygusal Bakış Açılarıyla İrade Fesadı: Hukuki Bir Tanım mı, Yoksa Toplumsal Bir Yansıma mı? İrade fesadı halleri nedir, diye düşündüğünüzde aklınıza ilk gelen şey, hukukun derinliklerinde kaybolmuş karmaşık bir terim olabilir. Ancak irade fesadı, aslında hayatımızda her gün karşılaştığımız ve çoğu zaman farkında bile olmadığımız bir konu. Bu terim, bir kişinin iradesinin, özgür iradesini etkileyen bir dış etkenle bozulduğu haller olarak tanımlanır. Peki, bu bozulmalar sadece hukuki bir sorun mudur? Yoksa toplumun yapısal dinamikleri de bu bozulmaları şekillendiriyor olabilir mi? Erkeklerin ve kadınların konuya nasıl farklı açılardan baktığını görmek, bize çok daha…
Yorum BırakWindows’ta Pano Nasıl Açılır? Küresel ve Yerel Perspektiflerden Bir İnceleme Teknolojinin her yönü, zamanla farklı kültürlerde ve toplumlarda değişen algılar ve kullanım biçimleriyle şekillenir. Birçok basit ama işlevsel özellik, kullanıcı deneyimini kolaylaştıran araçlar olarak günlük yaşamın bir parçası haline gelir. Windows’un pano (clipboard) özelliği de bu araçlardan biri. Ancak, her ne kadar herkesin bildiği bir özellik gibi görünse de, pano nasıl açılır sorusu üzerine düşünmek, küresel bir perspektiften yerel kullanıcılara kadar çeşitli bakış açılarını gözler önüne serer. Küresel Perspektif: Windows Pano Özelliği Windows işletim sistemi, dünya çapında milyonlarca kullanıcıya hitap etmektedir. Bu sebeple, pano gibi temel özelliklerin nasıl kullanılacağını bilmek,…
Yorum Bırak